Özel tüketim vergisi,yani ÖTV hayatın her aşamasında karşımıza çıkmakta.Özellikle akaryakıt ve otomotiv sektöründe sürekli başrol ona ait.Otomotiv sektöründe ÖTV geliri 2005 yılında toplam vergi tahsilatının içinde %3,25 pay ile 4.284.992.000 TL. idi, yıl 2010 olduğunda %2,64 pay ile 6.212.904.000 TL seviyesine geldi.2015 yılında ise %3,67 pay ile 17.069.848.000 TL. ye, en son 2018 yılında ise daralan piyasa ve sektör adetleri ile %2,36 pay ve 17.437.541.000 TL. tahsilata ulaştı. Aynı dönemde otomotiv pazarı ise 2010 yılında 795.496 adet, 2015 yılında 1.019.063 adet ve 2018 yılında ise 641.541 adet ile kapandı.Bu noktada 641.541 adet ile kapanan toplam otomotiv pazarında 17.069.848.000 TL. ÖTV tahsilatı olur iken, nasıl olacak ta 2019 yılı tahminlerinin 400.000 adet olduğu ÖTV teşvikli bir pazarda, Devlet 24.000.000.000 TL. ÖTV tahsilatı yapacak ? Bu tahsilatın yapılabilmesi için pazarın asgari 650.000-700.000 bandında olması gerekmekte. Mevcut ÖTV Teşvik sistemi, Krediye ulaşımda yaşanan zorluklar ve üstüne kredi faizlerinin eşik noktası olan %0,99 seviyesinin çok çok üzerinde olması bu
hedefin tutmasını imkan haricinde tutuyor. Geriye tek seçenek araç fiyatlarına yüksek zam gelmesi ve vergi tahsilatının artması. Basit bir kural vardır, “Satılmayan Aracın Vergisi Olmaz” 3 aylık dönemde toplam Pazar 2018 yılına göre %44,16 kayıpla ancak 88.469 adete ulaşabildi. Yılın geri kalanı da düşünülerek tedbirlerin gecikilmeden alınması gerekiyor.Kritik noktalar, 70.000-120.000 TL. matrah eşiklerinin 120.000-170.000 TL. bandının üzerine taşınması, krediye ulaşımda kolaylık sağlanarak kamu bankaları ve markalar aracılığı ile %1’in altında faiz desteği sağlanması başta sayılmalıdır. Aksi durumda kaça balık büyük olacak. Önemli bir diğer konuda Hurda teşviki ve kapsamı. Matrah dilimlerinin yükseltilmesi ve uygulanan teşvikin günümüz şartlarında artık “Teşvik” kelimesinin
anlamını karşılamaması önemli bir sorun olarak sektörün karşısında durmakta. 2018 Haziran ayında başlayan Hurda Araç Teşviki uygulaması rutin kayıt silme işlemleri dışında ancak 140.000 adet rakamına ulaşarak beklentilerin altında kaldı. Burada en önemli noktalardan biride Ticari Araç alımlarında yeteri kadar etkili olamaması gelmekte. Şu an Trafikte 16 yaş üzeri 1.060.000 adet Hafif Ticari Araç ve 4.500.000 adet Otomobil bulunmakta. Asıl önemli sorun bu araçların tek seferde değil de, 10 yıllık bir plan çerçevesinde kademeli olarak trafikten çekilmesi olmalıdır. Bu sayede sektöre her yıl
200.000 adetlik yeni araç satışı, 2.el ticaretine de 500.000 adetlik ticaret hacmi kazandırması içten bile değil. Konu ile ilgili detaylı bir rapor tarafımızdan yakında sektör ile paylaşılacak.

Saygılarımla

Erol Şahin-Genel Müdür